Uzun zamandır SEO projelerinde SEO danışmanı olarak çalışıyorum. Yönettiğim projeler arasında Türkiye’nin en büyük bankası da vardı, herkesin mutlaka bir kere olsun alışveriş yaptığı bir e-ticaret sitesi de…Öte yandan yeni kurulmuş ve sonunda batan birçok start-up firma ile de çalışma fırsatım oldu.

Yani yönettiğim bu onlarca büyüklü – küçüklü proje sonunda çok önemli deneyimler kazandım.

Bugünkü makalemde yukarıda belirttiğim zaman aralığında yaptığım en büyük hatalara ve kazandığım deneyimlere yer vermek istedim.

SEO Danışmanı Olarak Yaşadığım Hayal Kırıklıkları

1 – Müşterinin Yönlendirmesine İzin Vermek

Eğer ticaret ile uğraşıyorsanız, ülkemizde ticaret yapmanın ne kadar zor olduğunu da mutlaka biliyorsunuzdur. Muhtemelen hizmet verdiğiniz müşteriler her şeyin en iyisini biliyordur. 🙂 Sonuç başarısızlıkla neticelendiğinde ise sizden kötüsü yoktur.

Bir danışmanın, müşterisini çok iyi ikna edebilmesi eğer edemiyorsa o işi almaması gerekir. Para kazanmak veya şansını denemek için bir proje yürütülmemelidir.

Ne demek istediğimi size başımdan geçen bir örnekle anlatmak istiyorum.

Genelde bize gelen müşteriler ya Google’da üst sıralara çıkmak (SEO kanalı ile) ya da web sitelerinin reklamını yaptırmak (Google, Facebook veya Instagram kanalı ile) için gelirler. Çok nadir de olsa bazen sadece backlink veya içerik talepleri de karşımıza çıkar.

Spesifik taleplerde duruşumuz oldukça nettir. Eğer sadece backlink strateji çalışması yapılacaksa, asla bir hedef sunmayız. Sadece yapacağımız çalışmanın kaliteli olacağını taahhüt eder ve verilerle ispat ederiz.

Yaklaşık 2-3 sene önce yürüttüğümüz bir projede bu kuralımızı çiğnedik ve bu bize çok pahalıya patladı.

Bir müşterimiz (aylık trafiği yaklaşık 100bin civarı) bizden teklif istedi ve kendileri ile görüşmeye gittik. Web sitesinin teknik problemleri olduğunu ve bunu çözüp çözemeyeceğimizi sordu. Detaylı bir incelemeden sonra projenin teknik ve backlink problemlerinin olduğunu gördük. Ancak sıkıntımız müşterimizin backlink çalışması yapmak istememesiydi.

Aldığımız projede o kadar çok teknik hata vardı ki, backlink çalışması yapılmadan kısa sürede başarıyı yakalayabileceğimizi düşündük. Müşterimizi de bir türlü ikna edemediğimiz için projeyi bu şekilde kabul ettik ve belirli taahhütlerde bulunduk.

Çok çalışmamıza ve neredeyse sitedeki tüm teknik problemleri gidermemize rağmen organik trafikteki artışı bir türlü istenilen sürede yakalayamadık.

Sonuç: Hüsran! Projeyi kaybettik!

Çıkarılacak ders: Para kazanmak adına müşterilerinizin sizi yönetmesine izin verirseniz, başarısızlık kaçınılmaz olacaktır.

2 – Anahtar Kelime Yanılsaması

Birazdan anlatacağım anahtar kelime yanılsaması, SEO danışmanı olarak nispeten biraz daha önce farkına vardığım ve nispeten daha erken müdahale ettiğim bir problemdir.

SEO dünyasında herkes anahtar kelime ile yatar, anahtar kelime ile kalkar. 10 dakikada bir pozisyon kontrolü yapan manyaklar bile var desem bana inanır mısınız? Google AdWords anahtar kelime planlayıcısında yer alan anahtar kelime hacimlerinin bile bu manyaklar yüzünden şiştiğini düşünüyorum 🙂

Neyse konumuza dönelim. Anahtar kelimeler bazen çok değerli olduğu gibi bazen de bizim için hedeflenmemesi gereken kelimeler olabilir

Örnek: Avukatlık bürosu olan bir müşterimiz “avukat” kelimesinde üst sıralara çıkmak için bizimle iletişime geçmişti. Diğer birçok müşterimizin aksine bu müşterimiz bu kelimede Google’da çıkmanın ne kadar zor olduğunu biliyordu. Ama ilginç bir talebi vardı:

Avukat kelimesinde ilk 50’de yer almak.

İşletme olarak kaçınılmaz bir fırsattı ve teklifin üzerine balıklama atladık.

Hedeflediğimiz süre içerisinde müşterimizin web sitesi avukat kelimesinde 4. sayfaya kadar geldi. Peki sonuç? Tabii ki hiçbir şey! Müşterimizin ne bilinirliği arttı ne de müvekkil sayısı.

Google verilerine göre “avukat”, “boşanma avukatı” ve “boşanma avukatı istanbul” kelimelerinin arama hacimleri aşağıdaki gibi:

Eğer sürecin başında müşterimizi “avukat” anahtar kelimesi yerine “istanbul boşanma avukatı” anahtar kelimesine yönlendirseydik, ilk sayfa başarısı ile müşterimizi çok daha mutlu edebilirdik.

İstanbul boşanma avukatı kelimesinin hacminin az olduğu gözünüze çarpmış olabilir ancak bu kelimede ve uzun kuyruklu anahtar kelimelerde yaşanacak başarı, müşterimize iş olarak dönecekti.

Çıkarılacak ders: Sonuç getirmeyen başarılar da başarısızlık olarak düşünülmelidir.

3 – Fazla Trafik Yanılsaması

Birçok dijital pazarlama ve SEO danışmanının hayali, üzerinde çalışılan projede site trafiği arttırma başarısını gösterebilmesidir herhalde. Hele bir SEO uzmanı iseniz trafik grafiğinin artması gözünüzde dolar işareti oluşmasına neden olabilir.

Peki gerçekte organik trafik bu kadar önemli mi?

Aslında çok da değil. Yani eğer organik trafik artışını hedeflediğiniz anahtar kelimeler üzerinden almıyorsanız, durum pek de parlak sayılmayacaktır.

Bu konu üzerine birçok örnek verebilirim. Ancak size kendi sitemiz yani seosozluk.com üzerinden örnek vermek istiyorum.

Seosozluk.com’un çok trafik aldığı bir sayfa var. Sayfa “anahtar kelime nedir, nasıl seçilir” üzerine hazırlanmış, bence SEO için oldukça kaliteli bir sayfa. Ben bu sayfayı hazırlarken çok ince çalışıp, doğru stratejileri yaptığımı düşünüyorum. Nitekim sonuç da oldukça iyi oldu. Anahtar kelime sorgusunda Google AdWords’ün resmi sayfasının bile önüne geçtim. 🙂

Neyse, bu başarı ile sitemizin trafiği de %5 oranında birden artış göstermeye başladı. İnanın uzun süre de bu çalışmanın keyfini çıkardık. Ne kadar büyük bir başarı değil mi?

Değil!

Çok sonra sayfaya gelen yorumlardan ve bize gönderilen e-maillerden fark ettim ki, ilkokul öğrencileri “anahtar kelime” ile ilgili bir şeyler araştırıyor. Hem de devamlı! Bizim zamanımızda böyle bir konu müfredatta var mıydı bilmiyorum ama artık var 🙂

Sonuç olarak anahtar kelime için bin bir uğraş hazırladığım sayfanın aslında çok değerli olmadığını öğrenmiş oldum.

Not: Yukarıdaki görüntüde Google’ın bu kelimeye reklam verdiğini göreceksiniz. Eminim birçok öğrenci Google’ın reklamını boşuna tıklıyor :)))

Çıkarılacak ders: Yüksek trafik ile etkili trafiği mutlaka çok iyi ayırt etmek gerekir.

4 – Rakip Analizi

Geldik en sevdiğim kısıma! Rakip Analizi…

Rakip analizi, SEO dahil tüm pazarlama çalışmalarının kalbini oluşturur. Birçok kişi / ajans, rakip analizinin ne kadar değerli olduğunu bilir ancak bu çalışmalara yeteri kadar değer vermez.

Açıkça konuşmak gerekirse ben de birçok kişi gibi bu çalışmalara gerektiği kadar değeri çok sonraları vermeye başladım.

Hatta müşterilerimin operasyonlarına ayırdığım zamanın yarısını rakiplerimin sitesini inceleyerek geçirir hale geldim.

Peki neden?

Bir projenin başarıya ulaşması için sadece genel geçer doğruları uygulamak yetmez. Her zaman rakiplerimizden bir adım önde olmamız gerekir. Rakiplerimizin eksikliklerini kendi müşterimizin projesi kadar iyi bilmeliyiz ki, doğru hamleleri doğru zamanda yapabilelim.

Örnek:

SeoSozluk olarak günde en az 4-5 teklif veren bir Seo firmasıyız. Dolayısıyla bu süreç bazen biraz yorucu hale gelebiliyor. Yani deneyimlerimize bakarak bazen verdiğimiz teklifler hakkında biraz hızlı davranabiliyoruz.

Bir keresinde belirtilen bütçe doğrultusunda imkansız olan bir proje için kolları sıvamıştık. Müşterimizin istediği anahtar kelime tüm dünyaca bilinen bir saat markasında ilk sayfaya gelmekti (işin ilginç yanı ben ilk defa duymuştum 🙂 )… Ne kadar zor olabilir diyerek işi aldık.

Projeye başladıktan sonra fark ettik ki, ilk sayfanın tamamı saat markasının resmi sitesi veya o saatin distribütörleri tarafından işgal edilmiş! Birkaç tane de pazar yeri…

Projeyi başarıya ulaştırabilmek için aldığımız ücretten daha fazlasını harcamak zorunda kaldık ve güç bela 9. sıraya kadar geldik.

Bu çalışma bize süper bir ders verdi 🙂

Çıkarılacak ders: Rakip analizi yapmak, SEO sürecinin belki de en önemli ayağıdır!

Bugünlük anlatacaklarım bu kadar, ilerleyen zamanlarda deneyimlerimi tekrar sizlerle paylaşacağım.

Bir Makale Daha?

SEO Terimleri